Elbise dikiyorum.

Seçtiğim model bu ,

Bu da benim biçtiğim kumaş, prova olmayı bekliyor.

  kolları truvakan kol olucak ama kısa kollu mu yapsaydım ki diye düşünmüyor değilim.

 arka planda koltuğun üzerinde diktiğim eteği de çekmişim:))) çok görgüsüz gördüm kendimi:))))))

 Bugün prova oldum. Bir kaç düzeltme yapıldı. Arka kısmının 60 cm'lik fermuarını diktim. Yanları kapatıp robalar için tekrar prova olacağım. Bakalım becerebilecek miyim:)

Altın günü sırası bendeydi:)

Hemen masadakileri sayıyorum:)))) Hangisinden başlasam ki:

Yaprak sarmaları, kuru biber,kabak ve patlıcan dolmaları, patates salatası,havuçlu kek (Gülcan arkadaşımdan), tarçınlı ve tuzlu kurabiyeler (Oya abladan), haşhaşlı, mercimekli bükme, baklava ve kabak tatlısı. oh oh oh bereketli mi bekeretli bir masaydı.

Ama masadan ziyade arkadaşlarım harikaydı.

                                        

Günün sonuna doğru yenen ikramların ve güzel sohbetlerin ardından içilen kahvelerin  keyfi bir başkaydı.

Diktiklerim:))

Eveeet giyim kursu tüm hızıyla devam ediyor. İlk diktiğim kalem etek bitti hemen ardından bir kalem etek de kendim evde diktim. Ardından spor bir pantolon .

Tatatatam ilk diktiğim sabırsızlıkla giymeyi beklediğim kalem eteğim:)

 Bu da ikinci diktiğim kalem eteğim.

 provadan görüntüler:))

Ve bitmiş hali:)

Dikiş kursuna başladım.

Dikiş kursuna başladım:))))))))))) yuppi

Konumuz kalem etek.

Model kitabından kalıbımızı çıkarıp, yerleştirip , kestik , biçtik.

   Arkadaşım Gülcan ile birlikte çok eğlenceli bir kurs geçiriyoruz. Cümlelerimiz hiç alışılmadık cümleler:" fazla iğnen var mı?" "hangi kumaşı aldın" buna yırtmaç yapacak mıydık" :)
Yıllardır tanışırız da birbirimize bunları soracağımız hiçç aklıma gelmezdi:)))))))))hele birlikte parşömene kalıp çıkaracağımızı hiç ama hiç ummazdım:)

             

                        Ama nasıl titiz çalışmışım değil miiiii:)))))

               Yarın bitirir miyim diye sordum öğretmenimize. Tebessüm etti ve dedi ki henüz değil. Ama niye, bitti gibi sanki:)

PEKMEZLİ TURŞU YAPTIM.

İlk kez pekmezle turşu yapıyorum. Arkadaşım yapmış, yedim inanılmaz güzeldi.

 5 Kg. iki kavanoz ve şu yanlardaki gördüğünüz iki küçük kavanoza 7 kilo kelek ve 4 kilo da salatalık turşuluğu aldım. 5-6 tane keleği de yemek için ayırdım. Yani aşağı yukarı 10 kiloluk turşulukla yapmış oldum.
Malzemeler:
2,5 Lt. ılık su (bu su sadece 2 büyük kavanoz için anca yetti. Küçüklere ayrıca 1/2 Lt su hazırladım.)
5 yemek kaşığı deniz ya da kaya tuzu (her 1 kiloya 2 yemek kaşığı hesap edildi.)
2 baş sarımsak
1/2 kahve fincanı pekmez
1 tatlı kaşığı limon tuzu
1/2 çay bardağından az fazla sirke.

Yapılışı:
Salatalıkları bir kere bıçakla delip, keleklerin de büyük olanlarını bölüp kavanoza yerleştirdim. Ilık suyun içinde tuzu eritip suyu kavanozlara boşaltım. Diğer kalan tüm malzemeleri en üstüne döküp, ağzını sıkıca kapatıp bir kaç kez alt üst ettim. Kilere kaldırdım. Arada bir gidip altüst ediyorum. Bunu 1 hafta boyunca yaptım. Şimdi afiyetle yenmeyi bekliyor:)))

Taş boyama

Denizden gelen taşlarımız, guaj boyalarımız ve fırçalarımızı da hazırlayıp kızımla taş boyama denemesi yapmak istedik.

Taşa göre desen bulup çizmek için önce taşın şeklini parşömene çizdik.

 Deseni taşa karbon kağıdıyla geçirip,

boyadık:)

Son kış hazırlıklarım ve bir küçük keçe çalışması

Bugün sabah 7:30'da dışarıda kalvaltımızı yapıp 8:30'da manavın kapısında bulduk kendimizi:) Biz manavcıdan önce manavın önünde beklediğimiz için, bu kadar erken müşteri beklemiyordu sanırım ki garip garip baktı önce bize:))))))) Neyse, neler yaptım ;  4 Kg kırmızı biber aldım yarın sos yapacağım, Ama bu üç taneyi de kıyıp buzluğa attım kullanmak için. Arkadaşlar yapmış güzel olmuş, 

denemelik ben de yaptım.

 Bir kasa da domates aldım, yaklaşık olarak 20 Kg. En büyük tencerem düdüklü tencere olduğu için bunun ancak 1/4'ünü ancak yapabildim. Yarın devam edeceğim. Çok işim var yarın çok.

 Geçen yıl kabuğunu, çekirdeğini ayırmadan blenderden geçirip az yağ ve tuzla kaynatıp koymuştum kavanozlara. Bu sefer ise, kabukları soyuldu süzgeçten geçirilip çekirdeklerinden arındırılıp az zeytinyağı ve tuzla yaklaşık 1 saat kaynatıp, fırında da yarım saat 200 derecede  fırınlayıp sıcakken kavanozlara koyup, yeni kapaklarını kapatıp ters yüz yaptım. Tadı çok lezzetliydi.Yarın aynı işleme devam edeceğim. Kışın afiyetle yeriz inşallah. Buraya resmini koymadığım bir de kurutmalık biber yaptım. Bugün çok yoruldum ama çok.

 Bu arada küçük bir de zürafa anahtarlık yapasım geldi.

Turuncu floş iplerim

Turuncu floş ipleri bugün tanesini 1 Tl'ye fiyatı çok uygun diye aldım ama ne yapacağımı hiç bilmiyorum:)))))
Öylece karton kutuya yere koymuşlar, birinin kağıdı kopmuş atılmış, diğerinin ipi sarkmış, pek bir kenara atılmışlar.

Boncuktan kolye

Teyzemin ramazan yemeği davetine gittiğimizde, teyze kızının kolyesine bayıldım.

 Nasıl yapıldığını anlamasam da çok nostaljik geldi bana.
Belki ilerde bir gün denerim yapılışını.

Neler yaptık yine neler:))))

Bir koşuşturmadır gidiyor. Öyle çabuk geçiyor ki zaman, bir varmış bir yokmuş gibi adeta.
Bir cumartesi hadi İzmir'e gidelim dedik ve çıktık yola öylece aniden:)

 Deniz kokusunu hissetmek ve o feribota binip karşıya geçmek bile yetti inanın. Bu bir gün için bile olsa.
Ertesi günü döndük.

Ustalar bizi bekliyordu çünkü bahçedeki evimizin verandasını kapattık.

 Meğer kocaman bir alanımız varmış kullanmak için.
 Afyon'un yazı az kışı çok olduğu için kış bahçesi olmasını istedik.

Veranda kapandı, döşendi derken, komşudan bir kova kayısı geldii:)

 Bir kısmı kurutmalık yaptım...hoşaf için.

 Bir kısmını da reçel. E geriye kalanı da afiyetle yedik:))))))

bereket kuşları

Nuraycığımın bana hediye ettiği bereket kuşlarım. Nuray'a buradan tekrar teşekkür ederim:)

Gün sırası bendeydi:)

Gün sırası bendeydi. Bahçemizde yaptım. Arkadaşlarım gelmeden masamı, semaverimi ve radyomu hazırladım.

Arkadaşlarım geldiğinde çok mutlu oldum:)) hep birlikte masamıza konacak ikramlarımızı yerleştirdik.

 Etli pide, yaprak sarma, zeytinyağlı kuru biber dolması, tramisu, kaymaklı ekmek kadayıfı, karpuzu afiyetle yedik.

 Sonra da bunları eritmek gerek diye düşünerek açtık oyun havalarını bir güzel oynadık:))))))))

 Çocuklar da çok sevindiler . Onlar da çimlerde dilediğiyce, doya doya top oynadılar, koşturdular.

Günün son demlerinde semaverde çay, buharı tüte tüte kaynarken; sohbetler koyulaşmış, kimi el işini
gösterirken, diğeri tarif alırken ben de onlara mutlulukla onları izlerken bu son kareyi çekiverdim:)